Kapasitans (veya kapasitif reaktans, XC) bir kondansatörün değişken karakterli iç direncidir.
İndüktans/Endüktans (veya indüktif reaktans, XL) bir bobinin değişken karakterli iç direncidir.
Kapasitans ve indüktansın bildiğimiz normal saf (nötür) dirençten farkı şudur. Endüktif veya kapasitif özelliği olmayan standart saf direncin değeri, üzerinden geçen akımın titreşim miktarından etkilenmez, normal direncin üzerinden geçen sinyalin frekansı 5Hz de olsa 5MHz de olsa direnç değeri aynıdır.
Oysa indüktif veya kapasitif elemanların üzerlerinden geçen elektrik akımına gösterdikleri direnç elektrik sinyalinin frekansına bağlı olarak değişir.
Her indüktif (L) veya kapasitif (C) elemanın direncinin en aza indiği/en tepeye çıktığı bir frekans vardır, o frekansa "rezonans frekansı" denir. O frekanstan uzaklaşıldıkça elemanın sinyale olan direnci de artmaya başlar (çan eğrisi prensibi).
Matematiksel olarak indüktans ve kapasitans birbirlerinin zıddıdır. Dolayısı ile beraber aynı devrede kullanıldıklarında ortak bir noktada birbirlerini dengelerler (rezonans frekansı).
Bobinin/kondansatörün bu frekansa göre değişen iç direncinin yanı sıra ayrıca yapıldığı malzemenin kendi iç direncine bağlı olarak bir sabit iç direnci de vardır. Bu direnç kondansatörlerde iki levha arasına konulan yalıtkan malzemenin direncidir, bobinlerde ise kullanılan telin uzunluğuna bağlı olarak değişen dirençtir, ki bu sabit direnç de sanki bir saf direnç (R) imiş gibi kabul edilir. Dolayısı ile bir kondanstörün iç direnci, uygulanan sinyalin frekansına bağlı olarak beliren değişken direnç (kapasitans) + sabit iç dirençtir. Bobin de aynı şekilde.
İndüktif ve kapasitif elemanlar saf dirençlerle beraber kullanılarak RC, RL, LC veya RLC devreler oluştururlar, ki bunlara elektronikte filtre devreleri denir. Bu R, L ve C elemanlarının ayarlı olanlardan seçilmesi kullanıcıya kurulan filtrenin hangi frekansta rezonansa geleceğini, çan eğrisinin genişliğini/darlığını ve çukurun derinliğini ayarlayabilme imkânı tanır. Bu filtreler ses frekansı taşıyan sinyallerdeki bileşenlerin belli kısımlarının kazancını arttırıp azaltmakta da kullanılırlar ki bu devrelere biz Equaliser/Equalizer veya EQ (eşitleyici) diyoruz.
Kapasitans ve indüktans ille de bilinçli olarak oluşturulmaz. Bazan kaçınılmaz olarak karşımıza çıkar. Mesela sinyali taşımak için iki uçlu kabloya ihtiyaç vardır, ancak yanyana uzun mesafeler alan bu kablo çifti aynı zamanda fiziksel konumları itibarıyle kendi aralarında bir kondansatör oluştururlar ve bu kondansatörün de bir değeri ve ona bağlı olarak bir kapasitansı vardır. Bu değer de üzerinden gönderilen sinyalin içindeki frekans bileşenlerinin ilgili kısmına pozitif veya negatif olarak etki eder.
Aynı şekilde uzun veya kısa mesafeler alan kablolardaki spiral/helikal dönmeler de kablonun üzerinde bir bobin etkisi yapar ve bu bobinin de bir indüktansı vardır. Bu da aynı şekilde üzerinden gönderilen sinyalin içindeki frekans bileşenlerine etki eder.
Prensip itibarı ile kondandatörün Farad cinsinden değeri ne kadar düşerse rezonans frekansı da o kadar yükselir. Bobinin Henry cinsinden değeri ne kadar düşerse rezonans frekansı da o kadar düşer.
Kablolarda kapasitif değer ne kadar düşerse kablonun kendi kapasitansının direkt etkilediği frekans da o kadar ses frekans aralığının dışına taşacaktır, dolayısı ile üzerinden gönderilen ses sinyali kablonun kendi kapasitansından etkilenmeyecektir.
Aynı şekilde kablo ne kadar düz olursa indüktansı da o kadar düşük olacak, dolayısı ile alt frekansara etkisi de o derece az olacaktır.
Ancak bu her zaman ideal olmaz, dolayısı ile belli kullanım amaçlarında kablolar kasten birbirlerinin etrafında helikal olarak sarılır ve öyle kullanılırlar ki teller arasındaki kapasitansın etkisi helikalliğin verdiği indüktans ile sıfırlanabilsin veya toplam rezonans frekansı kablonun kullanılacağı yerde çalışılan frekans aralığının dışında bir yere atılabilsin, sinyali etkilemesin.
O yüzden mesela televizyon anten bağlantısı için imal edilen kablo ses devrelerinde kullanıldığında ideal netice vermez, veya mikrofon kablosu anten kablosu yerine kullanıldığında işe yaramaz vs.